Yeni haftaya başlarken ABD piyasaları kapalı olacak. Bu da yurt dışında fiyat hareketlerinin limitli kalmasına neden olabilir. Haftanın genelinde ise daha çok merkez bankalarından gelecek mesajların piyasalara yön vermesini bekliyoruz. Bu kapsamda Perşembe günkü TCMB PPK toplantısı yurt içinde haftanın en önemli konu başlığını oluşturuyor.
Merkez Bankası Başkanı Fatih Karahan Enflasyon Raporu sunumunda enflasyon görünümünde belirgin bir bozulma olması durumunda para politikasının sıkılaştırılabileceğini ancak şu anda ek bir faiz artırımına gerek olmadığını belirtmişti. Dolayısıyla politika faizinde değişiklik beklenmezken daha çok toplantı sonrasında yayımlanacak metinde verilecek mesajlar takip edilecektir. Dışarıda ise hem Fed hem de ECB tutanakları açıklanacak. Her iki merkez bankası da son toplantılarında faiz değişikliğine gitmemişti. İlk faiz indiriminin ne zaman gelebileceği sorusuna cevap aramayı sürdüren piyasalar ise tutanaklarda daha çok bu yönde ipuçları arayacaktır.
TL: Hafif yukarı yönlü eğilimini devam ettiren USD/TL kuru haftayı 30,82 seviyesinin üzerinde noktaladı. Özellikle enflasyonun henüz zirve yapmadığını ve TCMB’nin Mayıs ayında TÜFE’nin %73 seviyesine ulaşmasını beklediğini düşünürsek sınırlı değer kayıplarının sürpriz olmadığını söyleyebiliriz. Cuma günü açıklanan piyasa katılımcıları anketinde ise yıl sonu enflasyon tahmininin sınırlı bir yükselişle 42,96 olarak gerçekleştiğini gördük. Bir önceki ankette beklenti %42 seviyesinde bulunuyordu. 12 ay sonrası için enflasyon beklentisi ise %39,1’den 37,8 seviyesine geriledi. Hazine bu hafta gerçekleştireceği 6 ihraç ile Şubat ayı borçlanma programını tamamlayacak. Öte yandan Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek Türkiye’ye net portföy akımlarının geçen yılın ikinci yarısında arttığını ve yerel seçimlerden sonra ivmenin artmasının beklendiğini ifade etti.
Borsa İstanbul: Piyasalar iyimser bir haftayı geride bırakırken göreceli pozitif ayrışmaya devam eden Borsa İstanbul arka arkaya 7 haftalık yükseliş serisi yakalamış durumda. Yılın başından bu yana %25’e yaklaşan kuvvetli bir getiriye ulaşılmış olması hisse senetlerini doğal olarak aşırı alım bölgesinde tutuyor. Buna karşın içeride kazanılan momentum dışarıda ise ekonomide yumuşak iniş senaryosu ve merkez bankalarından faiz indirimi beklentileri yukarı yönlü hareket alanını genişletiyor. Teknik açıdan ise 9000 puanın üzerinde olunmasının lehte bir görünüm yarattığını söyleyebiliriz. 9365 puan ise bir sonraki direnç noktası olarak takip edilebilir.