EKONOMİDE ABD TÜFE RAKAMI RİSK İŞTAHINI ŞEKİLLENDİRECEK

Günün ana konu başlığını TSİ 16.30’da açıklanacak olan Ocak ayı ABD TÜFE rakamı oluşturuyor. Son açıklanan veriler ve Fed yetkililerinden gelen açıklamalar Mart ayında faiz indirimi ihtimalini önemli ölçüde azaltmıştı. Dolayısıyla TÜFE rakamının bu tabloyu anlamlı şekilde değiştirmesini beklememek gerekir. Ancak enflasyonun seyri faiz indirimine yaklaşık %50 olasılığın verildiği Mayıs ayına dair beklentilerin biraz daha şekillenmesini sağlayacaktır.

TÜFE’nin yıllık bazda %3,4’ten %2,9 seviyesine gerilemesi bekleniyor. Ekonomistlerin tahminlerine baktığımızda da bu bölgede oldukça güçlü bir yoğunlaşma görüyoruz. Dolayısıyla sürpriz ile karşılaşma ihtimalimiz düşük seyrediyor. Buna karşın geçen hafta açıklanan ve enflasyon açısından önemli bir gösterge olan ISM hizmet endeksinin piyasa beklentisini de geride bırakarak 50,5’ten 53,4 seviyesine yükselmiş olması yukarı yönlü risklerin göz ardı edilmemesi gerektiğine işaret ediyor.

TL: Sınırlı yukarı yönlü eğilimini devam ettiren USD/TL kuru yeni haftaya 30,70 seviyesinin üzerinde başlarken yurt içinde günün öne çıkan tek verisini ise işsizlik oranı oluşturdu. Buna göre mevsimsel etkilerden arındırılmış işsizlik oranı Aralık’ta bir önceki aya göre 0,1 puan azalarak %8,8 oldu. Bugün ise Aralık ayı cari işlemler dengesini takip edeceğiz. Ağustos 2023’ten bu yana iyileşen 12 aylık birikimli cari açık son olarak Kasım ayında 50 milyar doların altına inmişti. Aralık ayı rakamları ile bu iyileşmenin devam ederek 47 milyar doların altına inilmesi bekleniyor. Hazine ise dün 14 ay vadeli kuponsuz tahvil ile 10 yıl vadeli gösterge tahvilin yeniden ihraçlarını gerçekleştirdi. 10 yıl vadeli tahvil ihalesinde net satış 9,97 milyar TL, bileşik faiz ise %26,56 olarak gerçekleşti. Bugün ise 4 yıl vadeli TLREF’e endeksli devlet tahvili ile 6 yıl vadeli değişken faizli devlet tahvilinin ihraçları gerçekleştirilecek.

Borsa İstanbul: Küresel piyasalar ABD TÜFE rakamı öncesinde haftaya durgun bir başlangıç yaparken son haftalarda oldukça pozitif bir tablo çizen BIST-100 endeksinin yeni haftaya da %1,5’e yaklaşan değer kazanımı ile güçlü bir zeminde başladığını gördük. Şubat ayındaki değer kazanımı %8’e ulaşan endeksin yılın başından bu yana kazanımı ise %23’e yaklaştı. Teknik açıdan bakıldığında bu güçlü kazanıma karşın net bir geri dönüş sinyali oluştuğunu söylemek güç. Ancak endeksin aşırı alım bölgesinde seyretmeye devam ettiğinin altını çizmek gerekir.