Fed’in para politikasını belirlerken izlediği başlıca göstergeler arasında yer alan aylık istihdam verileri TSİ 16.30’da açıklanacak. Önceki ay 199 bin kişi artış gösteren tarım dışı istihdamın 175 bin kişi artması beklenirken işsizlik oranının ise %3,7’den %3,8’e yükseleceği tahmin ediliyor. Enflasyon açısından önemli bir gösterge olan saatlik kazançlardaki artışın ise yıllık bazda %4,0’ten %3,9’a gerileyeceği öngörülüyor.
Piyasalar Fed’den Mart ayında faiz indirimi beklemeye devam etse de özellikle son toplantı tutanaklarının ardından indirim ihtimalinin daha düşük bulunduğunu görüyoruz. Bu kapsamda bir hafta önce %70’in üzerinde seyreden indirim olasılığı %60’a yaklaşmış durumda. Son dönemde kuvvetli bir tablo çizen istihdam verilerinin bu eğilimini devam ettirmesi piyasa beklentisinin daha da törpülenmesine ve risk iştahının daralmasına neden olabilir. Dolayısıyla piyasalar için en pozitif senaryo 175 binlik beklentiye paralel veya bu beklentinin hafif altında bir rakam görmemiz olacaktır. Beklentiyi aşan bir rakam ise en azından önceki ayki gerçekleşmenin (199 bin) altında kalırsa ivme kaybına işaret edeceği için daha sınırlı bir baskı yaratabilir.
TL: TL Eylül 2023’ten bu yana olduğu gibi sınırlı değer kayıplarına devam ederken ilk haftalar itibarıyla bakıldığında Ocak ayında yaşanan kayıplar daha belirgin bir zayıflık gösterdi. Hafta içinde açıklanan Aralık ayı enflasyonu ise TÜFE’nin 2023’ü TCMB’nin yıl sonu tahmini olan %65’in altında noktaladığını göstererek TL açısından daha ılımlı bir zemine işaret etmişti. Yurt dışında ise piyasalar Fed’den Mart ayında faiz indirimi beklemeye devam etse de tutanaklar başta olmak üzere verilen mesajların bu yönde net bir tablo ortaya koymaması özellikle gelişmekte olan ülke para birimleri açısından şartları zorlaştıran bir tablo çiziyor. Oluşan bu tablonun TL’ye de negatif yandığını söyleyebiliriz. Öte yandan TCMB her Perşembe olduğu gibi rezervlerini açıkladı. Buna göre brüt döviz rezervi 29 Aralık haftasında 4,7 milyar dolar azalarak 92,8 milyar dolara gerilerken altın rezervi ise 48,2 milyar dolara yükseldi. Böylece toplam rezervler 145,5 milyar dolardan 141,1 milyar dolara geriledi ve 12 hafta süren artış serisi sonlanmış oldu.
Borsa İstanbul: Borsa İstanbul yıla yukarı yönlü bir başlangıç yapmış olsa da sonrasında inişli çıkışlı bir görünüm sergilenmesi anlamlı bir trend yakalanmasına izin vermedi. Önceki günkü sert geri çekilmenin ardından dün gelen %1,8’lik tepkiyi önemli bulsak da görünümün net şekilde iyileştiğini söylemek güç. Bu noktada endeksin hala kısa vadeli ortalamalarının altında seyretmesini dikkat çekici buluyoruz. Hafta başından bu yana yukarı yönlü denemelerde aşılamayan 7650 puanın üzerinde kapanış yapılıp yapılamayacağının ise kısa vadeli görünüm açısından ipuçları vereceğini düşünüyoruz. Bu seviyenin üzerinde yapılabilecek olası bir kapanış gelecek haftaya daha iyimser bir zeminde başlanmasını sağlayabilir.