Üniversite adayları için tercih süreci 25 Temmuz’da başlıyor. İstinye Üniversitesi (İSÜ) tercih danışmanları üniversite adaylarına yardımcı olmak için bu süreci anlatarak adaylara dikkat etmeleri gereken noktalar konusunda uyarılarda bulundu.
Yükseköğretim Kurumları Sınavı (YKS) sonuçları açıklandı. Sırada tercih süreci var. Üniversite adayları için tercih süreci 25 Temmuz’da başlayacak. En zorlu seçimlerden biri olan üniversite tercihlerinde adaylar nelere dikkat etmeli? Tercih listelerini oluştururken nasıl bir yöntem izlemeli? İstinye Üniversitesi (İSÜ) tercih danışmanları üniversite adaylarına yardımcı olacak bu süreci anlattı ve dikkat edilmesi gerekenler konusunda uyarılarda bulundu.
Kariyer fırsatlarını ve gelecekteki potansiyeli de göz önünde bulundurun
Uzmanlar öncelikle adayların kişisel ilgi ve yetenekleri, seçecekleri bölümlerin istihdam olanakları, programın içeriği ve yapısı, kariyer hedefleri, mezuniyet sonrası planlar, üniversitenin imkanları ve konumu gibi detayları göz önünde bulundurmalarını öneriyor. Sevilen bir bölümü tercih etmenin önemine dikkat çeken uzmanalar aynı zamanda tercih edecekleri bölümün uygun kariyer fırsatlarını ve gelecekteki potansiyeli de göz önünde bulundurmanın gerekliliğini belirtiyor.
Tercih listesi oluştururken adayların kendi puanlarını, bölümlerin geçmiş yerleştirme sıralamalarını, kişisel tercihlerini ve kariyer hedeflerini dikkate almalarının önemli olduğuna dikkat çeken uzmanlar, adayları tercih listelerini oluşturmadan öncelikle tercih kılavuzunu dikkatlice incelemeleri gerektiğine dikkat çekiyor. İşte beş adımda üniversite tercih sürecinde dikkat edilmesi gerekenler:
Adayların 24 tercih hakkı bulunuyor
1. Kaç tercih yapılabilir: Üniversite adayları 24 tercihte bulunabiliyor. 24 tercih hakkının hepsinin doldurulmasına gerek yok. İsteyen aday en çok istediği bölümleri ilk sıraya yazarak 24’e kadar istediği sayıda tercih yapabilir.
2. Sıralamayı neye göre yapmalı: Tercih edilecek bölümlerin puanları her yıl farklılık gösteriyor. Bu nedenle adaylara puana değil sıralamaya bakmaları dikkate almaları söyleniyor. Tercih sırasını oluştururken ise ilk iki ya da üç tercihe en çok istediğiniz, başarı sıranızın üzerinde olan bölümleri yazabilirsiniz. Sonrasında başarı sıranıza denk gelen ve istediğini bölümleri tercih edebilirsiniz. Bu tercihlerden sonra yerleşme olasılığınızın en yüksek olduğu bölümlere yer verebilirsiniz. Başarı sıranızın altında kalan bir bölümü yazdıktan sonra başarı sıranızın üstünde kalan bölümü yazarsanız bu ölü tercih olur. Çünkü daha düşük sıralamayla alan bir bölüme yerleşme olanağınız yüksektir.
3. Kılavuzu dikkatlice okuyun: Adayların en çok yaptığı hatalardan biri de ÖSYM’nin açıklayacağı Yükseköğretim Programları ve Kontenjanları Kılavuzunu incelenmemesi. Kılavuzu incelemeyen adaylar yükseköğretim programlarının özel koşullarını da okumuyorlar. Devlet ya da vakıf üniversitelerini birbirine karıştırabiliyorlar. Bu nedenle adayların bu kılavuzu dikkatlice incelemeleri büyük önem taşıyor.
4. YÖK Atlas’a göz atın: Adayların üniversiteler ve bölümlerle ilgili araştırma yapabileceği bir alan da YÖK Atlas. YÖK Atlas’a yokatlas.yok.gov.tr adresinden ücretsiz olarak ulaşabilirsiniz. Lisans programlarını, ön lisans programlarını detaylıca inceleyebilirsiniz.
5. Stratejik tercihler yapın: Adaylar, tercih listelerini oluştururken birinci tercihlerinde kesinlikle yerleşmek istedikleri bölümü, daha sonra sırasıyla diğer tercihlerini belirlerler. Böylece, her aşamada yerleşme şanslarını en üst düzeye çıkarabilirler. Bir başka dikkat edilmesi gereken konu da üniversite tercihlerine ailelerin müdahalesi. Aile baskısı altında bölüm tercih etmek, kişinin kendi ilgi ve yeteneklerini göz ardı etmesine neden olabilir. Bu durumda önemli olan ilk adım, kendi ilgi alanlarını ve güçlü yönlerini belirlemektir. Gelecekte hangi mesleği veya kariyer yolu izlemek istediğinizi netleştirmek, tercih sürecinde size rehberlik edecektir. Ailenizle açık ve saygılı bir iletişim kurarak tercih ettiğiniz bölüm veya kariyer yolunun sizin için neden önemli olduğunu ve hangi fırsatları sunduğunu paylaşmanız önemlidir. Aynı zamanda, ailenizin endişelerini anlamaya çalışın ve ortak bir noktada buluşma yolları arayın. Eğer aile baskısı altında tercih yapmak zorundaysanız, danışmanlık alarak veya alternatif çözümler arayarak bu süreci yönetmeye çalışın.